Ülkemizde akupunktur denildiği zaman, beraberinde sıklıkla; “…akupunktur taktıracağım”, “…akupunktur taktırmak istiyorum” gibi ifadeler kullanılmaktadır. Peki, akupunktur tedavisine girmek anlamında söylenen bu söz, doğru mudur? Ne yazık ki, her konuda olduğu gibi, akupunktur tedavisinde de kafalar ve kavramlar çok karışık durumdadır.Buna benzer bir durum, Ortopedi bilimdalı için de sözkonusu olup, örneğin ortopedi uzmanı olan meslektaşlarımıza “kırıkçı-çıkıkçı” denmektedir.
Akupunktur; yaklaşık yüz trilyon hücreden oluşan, evrenin en büyük bilgisayarı durumundaki vücudun ilaç sistemini (farmakolojisini) kullanarak; vücudun mevcut hastalığı kendi imkanları ile iyileştirmesine yardımcı olarak, yan etkisiz bir tedavi imkanı sunar.
Akupunktur tedavisinin en temel uygulama tekniği; özel olarak üretilmiş değişik metallerden yapılmış (altın,gümüş,çelik,platin) iğnelerin vücuda batırılmasıdır.Özel olarak geliştirilmiş dedektör adını verdiğimiz cihazlarla, elektriksel yüklerine göre tesbit edilen akupunktur noktalarına bu iğnelerin belli bilimsel disiplin ve kurallar çerçevesinde batırılması ile; mevcut hastalığın iyileştirilmesine katkısı olacak birçok hormon,enzim, nöromediatör,nörotransmitter adını verdiğimiz ilaçlar salgılatılır. Dolayısıyla, hastalığın tedavisinin sağlanması için iğneleme yapılır.
İşte bu sözünü ettiğimiz eylem, sonucu itibariyle bir TEDAVİ eylemi olup; “TAKTIRMA” eylemi DEĞİLDİR!…..Çünkü hedef, mevcut hastalığı tedavi etmektir, “TAKTIRMAK” değil…
Neden bu konuyu açıklama ihtiyacı duydum?…Çünkü bize mail atan yada telefon eden değerli hastalarımız, izleyenlerimiz : “..akupunktur taktırmak istiyorum”, “…falan rahatsızlığım var, akupunktur taktırırsam iyileşir miyim?” gibi ifadeler kullanmaktadırlar. Türkçemizi her zaman, doğru anlam yüküne uygun cümle kuruluşları ile kullanmamız gerekir. Tıbbın tüm dalları “TEDAVİ” için vardır.Örneğin İç hastalıkları uzmanına gidip tedaviye girdiğimizde, “..Dahiliye’ye gittim, ilaçlandım” mı diyoruz? Böyle bir ifade kullansak güzel Türkçemiz açısından ne derece uygun ve doğru olur? Yine Cerrahi’nin tedavisine girip ameliyat olsak; “…saframı kestirdim” mi diyeceğiz?
Akupunktur bilimdalını temsil eden bir tıp doktoru olarak, bunları açıklamamdaki asıl gaye; Türkçemizi hakettiği şekliyle kullanma gayreti göstermemiz gerektiğini hatırlatmaktır.Tabii, akupunkturun da hakettiği şekliyle kavranmasını sağlamaktır…
2000 yılında Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen ve benim de davetlisi olduğum, Uluslararası Akupunktur Kongresi’nde konuşması ayakta alkışlanan, akupunkturun duayeni Prof.Dr.J.BISCHKO’nun şu sözünü tekrar hatırlatmak istiyorum: ” AKUPUNKTUR MİLENYUM’UN TIBBIDIR”…..
Bir Yanıt
Teşekkür ederim