Migren Tedavisinde Akupunktur Nasıl Etkilidir?

Migren, günümüzde neredeyse çağımızın hastalığı haline gelmiştir. Herşeyin hızla tüketildiği yüksek tempolu şehir yaşamında ister istemez ruhsal stres duyguları gelişir, bu da migrenin fırsatçılığına çok uygun  bir zemin oluşturur.

Migreni burada ne kadar tanımlamaya çalışsak da, bunu yaşayan bilir. Yeryüzünde ne kadar migrenli hasta varsa, o kadar migren çeşidi var demektir. Çünkü, her hasta, hastalığını kendine özel ve kendine özgü yaşar. Bu nedenle, tıbbın hangi tedavisi olursa olsun, bizler doktor olarak her zaman bu gerçeği göz önüne almalıyız ki; hastamıza en doğru tedavi stratejisini uygulayabilelim.

Ağrıyla seyreden tüm hastalıklarda, beynin mevcut ağrıyı kaydetme gibi bir huyu vardır. Özellikle, migren gibi kronik seyirli hastalıklarda ağrı bilgisi, beyin korteksine kaydedilir. Kaydedilen bu bilgi, çekmecedeki dosya gibidir ve çekmecede bulunduğu sürece sadece ağrı kesici (analjezik) tedavi yaklaşımlarıyla mevcut hastalığın üstesinden gelinemez.

Köklü klinik bir etki elde etmek istiyorsak; öncelikle gereksiz yere kaydedilmiş olan ağrı bilgisinin, mümkün olduğu kadar silinmesi gerekir. Eğer bu başarılabilirse, işte o zaman ağrı kesici (analjezik) bilgi çok rahat ve kolay bir şekilde yüklenebilir. Migren tedavisinin en temel hedefi ve stratejisi bu olmalıdır. Eğer, böyle bir yaklaşımı gerçekleştirebilirsek; işte o zaman, çoğunlukla migrenin üstesinden  gelebilir, kalıcı klinik sonuçlar alabiliriz.

Yukarıda sözünü ettiğimiz hedefi ve stratejiyi gerçekleştirebileceğimiz bir tedavi modalitesi var mıdır peki?..Evet, vardır: AKUPUNKTUR.

Akupunktur demek; vücudun yaradılıştan gelen biyolojik ilaçlarını (endojen farmakolojisini), mevcut hastalığa yönelik devreye sokmak ve vücudun kendi eczanesiyle iyileştirmesine yardımcı olmak demektir. Vücudun orjinal ilaçlarını devreye soktuğumuz için de, dışarıdan hiçbir kimyasal ilaçlar vermeden yan etkisiz bir şekilde mevcut hastalık iyileşebilmektedir.

Akupunktur ile migren tedavisi yüz güldürücü sonuçlar verebilmektedir. Kronik bir hastalık olması nedeniyle 15 seanslık bir tedavi planlanır ve seanslar haftada iki kez uygulanır. Seans bitiminde de kulaktaki iğnelerin hepsi çıkarılır.

Kulak akupunkturunda, kulaktaki akupunktur noktaları, noktaların elektriksel potansiyellerini ölçen dedektör adını verdiğimiz dijital elektronik bir cihazla tespit edilir ve elektrik yükü nötr konumdan sapmış patolojik hale gelmiş noktalara, elektrik yüklerine göre altın yada gümüş iğnelerle iğneleme yapılır. Yaklaşık 20 dk. bekletilen bu iğnelerin hepsi, seans bitiminde hiçbiri kulakta kalmayacak şekilde  çıkarılır. Sözünü ettiğim bu dedeksiyon( nokta taraması), hangi hastalık olursa olsun, mutlaka yapılmalı ve yapıldıktan sonra iğneler batırılmalıdır.

Migren vakalarında uygulanan akupunktur tedavisinde, akupunktur noktalarına yapılan iğneleme sonucu oluşan nöronal uyarılar; öncelikle, beyin tarafından kaydedilmiş ağrı bilgisinin vücudun izin verdiği ölçüde silinmesini ve daha sonra da analjezik (ağrı kesici) bilginin yüklenmesini sağlar. Böylece beyin, bir bakıma fabrika ayarlarına döndürülmüş olur.

Akupunktur tedavisiyle, tüm bu olumlu farmakolojik etkiler  oluşurken, vücutta herhangi bir yan etki meydana gelmez. Bu nedenle, vücudun yaradılıştan gelen doğal ilaç sistemlerini etkinleştirmesi nedeniyle; ilaçsız, yan etkisiz bir tedavi olan akupunkturu, migren tanısı almış tüm vakalarda güvenle uygulamak mümkün olabilmektedir.

Migrensiz ve ağrısız kaliteli bir hayat hepimizin hakkıdır…

ÖNEMLİ NOT: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.